29 Ekim 2009 Perşembe
bugün bunu öğrendim #7
iyi ki doğdun #7
26 Ekim 2009 Pazartesi
tribünlerde coşacaksın #5
peşindeyiz #5 (insert coin)
24 Ekim 2009 Cumartesi
23 Ekim 2009 Cuma
yan sanayi / devrim
DOMUZ GRİBİNE KARSI KORUNMA
Aşağıda okuyacağınız önlemler Dr.Vinay Goyal tarafından herkesin yararlanabilmesi için yayınlanmıştır.
Dr.Vinay Goyal: Yoğun bakım ve Tiroit uzmanıdır. MBBS, DRM, DNB 20 yıldan fazla klinik tecrübesi vardır.
Mikrobun vücuda giriş noktaları yalnızca burun delikleri, ağız ve boğaz yoluyla olmaktadır. Çok bulaşıcı bir yapıya sahip olmasından dolayı her türlü önleme karşı H1N1 virüsüyle temas etmekten kaçınmak veya korunmak imkânsızdır.
H1N1 virüsüyle temas etmek virüsün vücutta çoğalması kadar önemli değildir.
Sağlığınız yerinde ve H1N1 hastalık belirtileri göstermiyorken virüsün vücutta üremesini, belirtilerin daha da şiddetlenmesini ve ikincil enfeksiyonları n gelişmesini önlemek için dikkatimizi N95 veya tamiflu gibi ilaçları stoklamaya vermek yerine çoğu bildirgelerde bahsedilmeyen bazı çok basit önlemleri uygulayabiliriz.
1. Ellerin sıklıkla yıkanması ( Bütün bildirgelerde bahsedilmiştir)
2. "Hands-off-the- face" "Ellerinizle yüzünüze dokunmayın" yaklaşımı. Yemek, banyo ve yara bakımı gibi zorunluluklar dışında yüzünüzün
herhangi bir yerine dokunmaktan kaçınınız.
3. Ilık tuzlu suyla günde iki kere gargara yapınız ( tuza güvenmiyorsanız listerin kullanınız). H1N1 'in boğaz ve burun boşluklarında çoğalıp
Enfeksiyona sebep olarak karakteristik belirtileri göstermesi için 2 -3 güne ihtiyacı vardır. Sağlıklı bir kişinin ılık, tuzlu suyla gargara yapmasının etkisi hastalığa yakalanmış olan bir kişinin tamiflu kullanması ile aynıdır. Bu basit ucuz fakat güçlü önleyici yöntemi küçümsemeyiniz.
4. Yukarıdaki 3. önleme benzer olarak; Burnunuzun içini en az günde bir kere ılık tuzlu suyla temizleyiniz. *Günde bir kere burnunuzu sümkürün ve sonra ılık tuzlu suya batırılmış pamuk tamponlarla silerek temizleyiniz. Bu yolla burnunuzda bulunak virüs sayısını etkili bir şekilde azaltmış olursunuz.
5. Narenciye suları gibi C vitamin bakımından zengin olan yiyecekler kullanarak doğal bağışıklığınızı güçlendiriniz. Eğer ilave olarak C vitamin kullanmak zorunda iseniz emilimi artırmak için mutlaka Çinko ile birlikte alınız.
6. Bitkisel çaylar, çay, kahve gibi sıcak veya ılık içeceklerden içebildiğiniz kadar çok içiniz. * Sıcak içecekler içmek gargara yapmakla aynı etkiye sahiptir fakat ters yöne doğru. Sıcak içecekler virüsleri yaşamaları mümkün olmayan ortama sahip olan mideye doğru yıkayarak götürürler. H1 N1 virüsü mide'de çoğalamaz, herhangi bir zarar veremez ve hayatiyetını devam ettiremez.
Herkesin faydalanabilmesi için bu bilgiyi lütfen e-mail listenizde bulunan herkese iletiniz.
Sağlıklı günler dileğiyle.
Dr.Vinay Goyal
22 Ekim 2009 Perşembe
yan sanayi / berker&ben
21 Ekim 2009 Çarşamba
peşindeyiz #4
19 Ekim 2009 Pazartesi
tribünlerde coşacaksın #4
15 Ekim 2009 Perşembe
bugün bunu öğrendim #6
Hexakoisiohexekontahexaphobiacs nedir? "Şeytan"la ilgili filmlerden bildiğimiz "666"dan; yani şeytanın numarasından korkan kişiler var. Bu öyle bir hâl almış ki uzunluğundan dolayı şimdi tekrar yazamayacağımız "H" harfiyle başlayan bu isim, psikolojik bir hastalık türü olarak tıp literatürüne girmiş. |
14 Ekim 2009 Çarşamba
eğlenceler #2
12 Ekim 2009 Pazartesi
bart koş anneni...
10 Ekim 2009 Cumartesi
9 Ekim 2009 Cuma
8 Ekim 2009 Perşembe
bugün bunu öğrendim #5
"Patron köftesini yiyen sekretere olan güveninin sarsıldığını gerekçe göstererek işten çıkarılmaya onay verdi.
İlginç olay Almanya'nın Dortmund kentinde yaşandı. Magdalene H. adlı kadın 34 yıldır Bauverband Westfalen adlı şirkette çalışıyordu. Bir gün eline işten çıkarılma belgesi tutuşturuldu; gerekçe olarak ise patrona ait bir köfteyi izin almadan yemesi gösterildi. Bu olay karşısında şoke olan kadın hakkını aramak için iş mahkemesine dava açtı.
Geçen temmuz ayında işten atılan Magdalene H., "Bir patron nasıl bu kadar kalpsiz olabilir" şeklinde tepkisini gösterdi. Almanya'da bu tür iş davaları genelde çalışanların aleyhine sonuçlanıyor. Almanya'da bir pastahenede çalışan kasiyer de kasasında 1.36 euro eksik çıktığı için işten atılmıştı. "
http://haber.mynet.com/detay/dunya/bir-kofte-nelere-mal-oldu/474004
ne kaaa ekmek o kaaa kofte diye buna derim işte.patronun cıragı
denemesi gibi bişey; masanın ustune para bırakmak yerine köfte bırakmıs,türkiyede olsa goz hakkı kapsamına girerdi heralde =)
bir baska ögrendiğim ise (cok onemli oldugunu dusunuyorum) imf toplantısı boyunca harbiye kongre vadisinde
tum yasaklı sitelere erişim serbestmiş(kaynak:posta gazetesi). ah kacırsalardı su noktayı gozlerinden ,bi rezil olsalardı gorseydi dunya insanları ne kadar ozgur bi ulke oldugumuzu.